“İZMİR’E CAZİBESİNİ ARTTIRACAK ÇEKİM ALANLARI KAZANDIRILMALI”

seda gök-oğuz özkardeş

-İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi ve Özkardeş Grubu Yönetim Kurulu Başkan Vekili Oğuz Özkardeş, İzmir’e cazibesini arttıracak çekim alanlarının kazandırılması gerektiğini söyledi.

Mevcut çekim alanlarının iyi idare edilmesi ve pazarlanmasının önemine vurgu yapan Özkardeş, İzmir’in geleceğini turizm, eğitim ve sağlık sektörünün şekillendireceğine dikkat çekti.

İzmir Ticaret Odası olarak turizme odaklandıklarını bildiren Özkardeş, “Bu konuda önümüzdeki dönemde ciddi çalışmalar yapacağız. Diyaloğa önem vereceğiz. İyi bir ekibimiz var. İzmir’deki turizm ile ilgili diğer kuruluşların da fikirlerini ve katkılarını alarak, Turizm Platformu kurmayı hedefliyoruz. Başkanımız Mahmut Özgener ve yönetim kurulumuz bölge turizminin gelişimine yönelik her türlü proje ve çalışmalara çok önem vermektedir ” dedi.

Özkardeş ile İzmir’in turizm gerçeğini bütün yönleriyle değerlendirdik.

İzmir turizminde nasıl bir tablo ile karşı karşıyayız?

İzmir gibi güzel bir şehirde yaşamaktan mutlu olmamız lazım. Başlık turizm olunca ilk söylenmesi gereken; turizm ve şehrin geleceği birbiriyle bir bütün olduğudur. Turizm ile ilgili olarak bugüne kadar ilgili birçok kurumda çok sayıda çalışma yapıldı ve halen yapılıyor. Bazılarından sonuçlar alınıyor ama tam anlamıyla yeterli ve koordineli olunmadığı da görülüyor. Son zamanlarda bu çalışma gruplarında pratiğe yakınlaşma göze çarpıyor. Çalıştığım gruplarda bu söylediklerim dillendirilmeye başladı. İzmir’in geleceği dediğiniz için de; Valilik, İBB, Odalar, üniversiteler, ilgili kurumlar ve STK’lar önem kazanıyor.

Burada İZTO Yönetim Kurulu Üyesi olarak da konuşmak istiyorum. Turizm adına bugüne kadar yapılan çalışmaları ve orada edindiğimiz tecrübeleri koordine etmek istiyoruz. İzmir Ticaret Odası’nın gücü ile ilgili kuruluşların çalışmalarını koordine etmek için ciddi bir çaba harcayacağız. Bu konuda güç birliği yapacağız.

-İzmir Ticaret Odası, kruvaziyer turizm konusunda yıllarca çaba harcadı.  Ayakbastı paralarını ödedi. 600 geminin geldiği günleri gördük. Bugün 6 tane bile gemi gelmiyor. Bu konuda şehrin tekrar eski günlerine dönmesi için neler yapmayı planlıyorsunuz?

Kruvaziyer gemilerin gelip gelmemesinden çok o gemilerden inenlerin şehrin ekonomisine ne katkı sağlayacağı konusu var. Bin gemi gelsin, şehri gezip, bir lira şehirde harcamasın, bu da olmaz.

Onlara cazip gelebilecek birkaç hediyelik eşyayı alıp gidiyorlar. Biz gün geldi İzmir Limanı’nda muşambaların üzerinde hediyelik eşya satılan görüntüleri gördük. Efes gibi büyük bir değerimiz var. İzmir için de önemli bir değerdir. İzmir’e bir saat mesafe uzakta… Efes’in giriş-çıkışındaki satış noktalarının yenilenmesi gerekiyor.  Bu konuyu İzmir Ticaret Odası olarak biz de gündemimize aldık.

Kruvaziyer turizm kapsamında turist limandan çıktıktan sonra yürüme aksında onu cezbedecek alanlar oluşturmalıyız. Yemek alanlarından, faytona, taksiye, hediyelik eşyaya kadar… Hepsine bir bütün olarak bakılmalı.  Katkıyı maksimuma çevirecek bir stratejimiz olmalı. Turiste pişman olmayacağı şekilde para harcatmamız gerekiyor.

Örneğin; otelcilikte memnuniyet oranı vardır. Bu belli bir seviyeye ulaşınca otelin eli güçlenir. Kalan birinin döndüğünde oteli iyi anlatması çok önemli… O zaman başkaları da geliyor. Şehrin de bunu yapması lazım. Turistin memnun olması çok önemli… Şehre gelenin güzel bir hikâye yaşamasını ve öyle dönmesini sağlamalıyız.

Annem babam; yurtdışında 50 yıldır aynı yere termal amaçlı gidiyor.  Bu önemli bir ayrıntıdır. İzmir’in termal turizmdeki çalışmalara odaklanması gerekiyor.  Bunun için de planlama yapmalı ve engelleri birlikte aşmalıyız.

İzmir’e güneş deniz haricinde de kimlik kazandıracak çekim alanlarının kazandırılması gerekiyor. Var olanların işletmesinin de dünya standartlarına taşınması lazım.

Kruvaziyar gemilerin dönmesi konusunda çalışmalar devam ediyor.

Şehir turizm konusunda kimlik bunalımı mı yaşıyor?

Kimlik kazandırmak için çalışmalar var, ancak bunların sonuçlanması gerekiyor. İzmir’in kum-deniz-güneş gücü zaten belli… İzmir’in geleceğinin ana hatlarını çizdiğimizde turizm, eğitim ve sağlık var.

Sağlıkta, sağlık turizmi devreye giriyor. Eğitimde tıp fakülteleri var. Burada eğitim ve sağlık iç içe. Kongreler turizmi dediğimizde üniversiteler ile bağlantılı olduğunu görüyoruz. Bu saydıklarımın hepsi turizmi tetikliyor. Bu başlıklar aslında birbiri ile bağlantılı konulardır.

-Kongre turizmi, fuar turizmi, sahil turizmi… Bu başlıkları yıllardır konuşuyoruz ama bu çalışmalar yetersiz kalmadı mı?

İZTO, İZFAŞ’ın kurucu ortağıdır ve yönetim kurulunda Başkanımız tarafından temsil edilmektedir. Doğal olarak da en büyük destekçilerinden birisiyiz.

Bu konuda son dönemde toplantılar yaptık, yapıyoruz. İzmir’deki fuarcılığın desteğe ve işbirliğine ihtiyacı var. Kongre konusu başlı başına ayrı bir konu… Dünya artık kongrelerin peşinde koşuyor. İnternetin yaygınlaşmasıyla birlikte fuarlar kolay olmuyor. Dünya fuarcılığında çok ciddi bir rekabet yaşanıyor.  Kongre merkezlerinin içinde irili ufaklı fuarlar düzenlenebiliyor. Son dönemde kongrelerin revaçta olduğunu görüyoruz. Fuarlar da artık bu kongre merkezlerinin içinde yapılıyor. Bütün dünyada durum böyle…

-Turist neden İzmir’e gelsin?

Kendimizi bir turistin yerine koyalım. Bir turist, İzmir’e niye gelmek ister, gelecek olan kimdir?  İzmir, turizm acentesi ile muhtelif ülkelerden gelen birisi ya da iş için gelenin ekstra bir gün daha kalmak isteyeceği şehir haline gelmelidir.  Bu turist profilleri için cazibe alanları oluşturmalıyız. İstanbul’dan gelen iş adamı İzmir’de balığını yedikten sonra akşam İstanbul’a dönmek istiyor. İzmir, turistin sadece balığını yediği akşamında da döndüğü bir yer olmaktan çıkmalı.

Yeni cazibe merkezlerinin kurulması için çalışmalar yapılmalı ve var olan cazibe merkezlerimizin iyi idare edilmesi ve pazarlanması gerekiyor.

Çalışma grupları olarak bir yandan turizmin nasıl olacağını planlarken, bir taraftan da mikro çalışmaları yapmalıyız. Örneğin; mevcut müzelerin yenilenmesi,  yeni müzelerin açılması, festival etkinlerinin yaygınlaştırılması ve pazarlanması gibi… Bunların arzı ile birlikte talep geldiğinde konaklamadan da arz gelecektir. Bunlar birbirini büyütecektir.

Ayrıca İzmir’in termal turizmindeki değerlerini ön plana çıkarmalıyız. İnciraltı’ndaki tesisler güzel ama yetersiz. Termal yatırımlarda kümelenmenin olması gerekiyor.  Norveç gibi birçok potansiyel müşteri ülke grupları var.  Ancak o pazardan daha ciddi bir pay almak için kümelenmemiz gerekiyor.

Halen İnciraltı arazisinin planlamasında sıkıntı yaşanıyor. Bu sorun çözülmeli ve çözerken imar planı dâhil tüm standartların bu yatırımların yapılabilmesini mümkün kılmalı. Aksi halde yatırımcının önü kapanmaktadır.

Termal turizm, sağlık turizmi ile iç içe… Termal turizm alanındaki yatırımlara yönelik olarak çok ortaklı olarak TETUSA’yı kurduk. Bu yapılanmanın çalışmalarına destek verilmesi gerekiyor. Bu arada ÇEŞTOB ve TETUSA Yönetim Kurulu Başkanı Veysi Öncel ile yönetimlerinin çok değerli çalışmaları var.

-İzmir; yerli mi yoksa yabancı turisti mi hedeflemeli?

İç turizm olmadan dış turizm olmaz. Yerli turiste önce bazı cazibeleri yaratmak zorundasınız. Sizin cazibe merkezleriniz olduğu sürece acenteler de gelir. Ayrıca işin büyüğü küçüğü olmaz. Turistin her adım atanı faydadır. Tabi ki gelir seviyesi yüksek turist grubu daha önemli ancak bununla limitlememek gerekiyor.

İZTO olarak turizme odaklanıyoruz. Önümüzdeki dönemde ciddi çalışmalar yapacağız. Diyaloğa önem vereceğiz. İyi bir ekibimiz var. Turizmdeki diğer kuruluşların da fikirlerini alarak, turizm platformu kurmayı hedefliyoruz. Örneğin; bu konuda çok değerli tecrübeleri olan Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği(ETİK) Başkanı ve Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı Mehmet İşler’in yönetim kuruluyla birlikte çalışmalar planlamaktayız.

Geçtiğimiz günlerde Turizm Koordinasyon ve İşbirliği Genelgesi yayınlandı. Bunun üzerine çok iyi çalışılması gerekiyor. Ayrıca İzmir’e devletten de iyi sinyaller geliyor. İzmir’e yatırım yapmak arzusu var. Bundan da faydalanmayı bilmek lazım…

Bu sene nasıl bir sezon yaşıyorsunuz?

Çeşme iç turizme hizmet veriyor. Rakamlarda çok olumlu gelişmeler var.  Ama biz daha yüksek oranları hedeflemeliyiz. Türkiye’ye yaşatılan sıkıntılı günlerin öncesindeki rakamları yakalamak üzereyiz. İyi bir sezon öngörüyoruz. Bu bizi rehavete itmemeli. Hedefi, sürekli yukarıda tutmamız lazım.

 

ÖZKARDEŞ’TEN SATIR BAŞLARI

  • İzmir turizminin geleceğinin vizyonu konulmalı. Bu vizyon ile ilgili olarak harekete geçilmeli.
  • Dağınık olan turizm ile ilgili kurum ve kuruluşların birleşerek ortak bir platformda çalışmalar yapılmalı.
  • Cazibe merkezleri ve festivaller konusunda çalışma yapılmalı.
  • Termal turizm için güncel çalışma yapılmalı.
  • Tüm bu çalışmalarda sürdürülebilirlik konusu önemsenmeli.
  • Turizmde ulaşım çok önemli. İzmir-İstanbul Otoyolu’nun İzmir turizmine çok önemli katkısı olacaktır. Ancak Adnan Menderes Havalimanı’nın yurtdışı uçuşlar açısından mümkünse hub olarak yoğunlaşması gerekiyor.

 

İzmir turizmine ‘tanıtım kartı’ desteği

“Bütün dünyada uygulanan şehrin turistik cazibe merkezlerini tanıtan kartların hazırlanması için çalışma yapıyoruz. Turist; havalimanı veya otele geldiğinde bu kartları panolardan alabilecek. Bu kartların belli bir standardı olacak. Bunu projelendireceğiz.”