ÇEŞME’YE “SAKIZ KÖYÜ” KURACAKLAR TÜRKİYE’Yİ SAKIZ ÜRETİMDE YENİ “ÜS” YAPACAKLAR

EGİAD’ın sürekli yayını YARIN Dergisi için görüştüğümüz Sakız Ağacım Çeşme Projesi hakkında bilgi veren Proje Koordinatörü Hasan Ege Tütüncüoğlu, hem bölgesel kalkınmayı destekleyen hem de çevresel sürdürülebilirliği hedefleyen bu adımın, İzmir’in yeşil alanlarını daha da zenginleştirirken, bölgenin uluslararası pazarlarda daha güçlü bir konum elde etmesine yardımcı olacağını vurguladı

 

IMG_1627

 

Çeşme Damla Sakızı, tıbbi ve aromatik değeri ile tarihten günümüze sağlık ve lezzet kaynağı olarak ekonomik değerini koruyor. Dünyada sadece Ege Denizi’nin özel bir bölgesi olan Çeşme’de ve karşısında bulunan Yunanistan’ın Sakız Adası’nda yetişen damla sakızı ağacı, 400 yılı aşkın süredir Çeşme’de kök salmayı sürdürüyor. Yok olma noktasına gelen sağız ağacını bölgede yeniden bir ekonomik değere dönüştürmek için harekete geçen ve aynı zamanda EGİAD Fahri Üyesi de olan Üretici Hasan Ege Tütüncüoğlu, Çeşme Sakızı’nın ülke için ekonomik değer oluşturduğunu vurguladı. Damla sakızının kilogramının Türkiye’de 10-12 bin TL arasında olduğunu belirten Tütüncüoğlu, “Sakızın kullanıldığı farmakolojik maddeler 30-40 bin TL. Sakızı işlemek daha avantajlı. Sakız, Çeşme için çok önemli bir ekonomik değere sahip” dedi.

Amaçlarının Çeşme Damla Sakızı’nın gastronomi, farmakoloji, kozmetik literatürüne geçirmek olduğunu vurgulayan Tütüncüoğlu, “Bizim üretimimiz çok minimumda. Ama bunun minimum olmasına rağmen biz bu basamakları şu anda gerçekleştirmiş durumdayız. Artık üretimi arttırıcı yol lazım. Üretimi arttırmak için de birinci ihtiyaç arazi. Sonra fidan ve doğru iş gücüyle bu üretimleri yapabilmemiz lazım. Gerekli destekler sağlanırsa Çeşme, sakız üretiminde yüksek potansiyel taşıyor” diye konuştu.

 Projede bugün itibarıyla gelinen noktayı değerlendirir misiniz?

Sakız Ağacım Çeşme Projesi, Çeşme’de sayıları bine düşmüş ve gelecek nesillere aktarılması kararı alınmış bir tür olan sakız ağacının sayısını artırmayı amaçlayan bir ağaçlandırma ve koruma projesidir. Bu kapsamda, elimizde kalan ve Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü tarafından koruma altına alınmış, yerleri belirlenmiş bine yakın sakız ağacından, havayı köklendirme yöntemiyle yeni fidanlar üretiyoruz.

Havayı köklendirme yöntemi hakkında bilgi verebilir misiniz?

Bu yöntem, son 10 yılda kullanılan bir metottur. Eskiden çelik yöntemiyle üretilen sakız ağaçları 20 yılda damla sakızı verir hale geliyordu. Şimdi ise, 5 ile 20 yaş arasındaki dallar budanıp atılmıyor; havayı köklendirme yöntemiyle, dal üzerinde bir yüzük açılarak, streç film ve torf kullanılarak köklendiriliyor. Yaklaşık 4-5 ay içinde köklenme gerçekleştikten sonra, dal altından kesilerek 1-1,5 metre boyunda, en az 10 yaşında bir dal yeni bir fidan olarak saksıya alınıyor. 5-6 aylık bir rehabilitasyon sürecinden sonra toprakla buluşturuluyor. Bu yöntemle, sakız ağaçları artık 4-5 yılda damla sakızı verir hale geliyor.

Proje kapsamında bugüne kadar ne kadar fidan üretildi?

2022 yılında başladığımızda kayıtlı anaç ağaç sayısı yaklaşık 1.000′di. İlk yıl 5 bin adet sakız fidanı ürettik. Bu metot, fireyi minimuma indiren bir model. Şu anda yüzde 1′in altında fireyle, yılda 20 bin adet sakız fidanı üretebilecek durumdayız.

Üretilen fidanların dikimi konusunda ne gibi zorluklarla karşılaşıyorsunuz?

En büyük problem, dikilecek arazi bulunamaması. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın özel ağaçlandırma kapsamında arazi tahsisi yapması gerekiyor, ancak Çeşme Yarımadası’nın sit alanı olması nedeniyle bu mümkün değil. Milli Emlak’ın bitkisel aromatik üretim kapsamında tahsis ihalesi açma yetkisi var. Bu kapsamda, Çeşme’de 100 dönüm civarında bir araziyi sakız ağacı dikmek üzere devletten kiraladık. Şu an itibarıyla 12 bin civarında sakız ağacı dikildi.

Projenin uzun vadeli hedefleri nelerdir?

Dünyadaki tüm damla sakızı üretimi, Yunanistan’ın Sakız Adası tarafından yapılmakta. Yıllık 250 ton üretimle, 1,5 milyon sakız ağacı ve 6 bin çiftçiyle bu üretimi gerçekleştiriyorlar. Türkiye, bu üretimin 20 tonunu ithal ediyor. Bizim amacımız, Türkiye’nin tükettiği 20 tonu, Çeşme damla sakızı olarak üretebilmek. Ayrıca, Çeşme Kaymakamlığımız ve İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından yapılan başvuru sonucunda, Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan Çeşme damla sakızı için coğrafi işaret tescil belgesi de alındı.

Sakız ağacının ekonomik ve tarımsal avantajları nelerdir?

Sakız ağacı, diğer tarımlara göre daha kolay bir tarım modeli sunuyor. İlaçlama istemiyor, hastalıklara karşı dirençli ve sulama ihtiyacı düşük. Aileler, dışarıdan tarım işçisine ihtiyaç duymadan, çocuklarıyla birlikte bakım ve hasat işlemlerini gerçekleştirebilir. Bu özellikleriyle, su krizlerinde dahi varlığını sürdürebilecek bir tarım modeli sunuyor.

Projenin sosyal etkileri neler?

Proje, kadın istihdamını destekleyerek, Çeşme’deki kadınların ekonomik bağımsızlığını artırmayı hedefliyor. İstihdam programlarımızla daha fazla kadına iş olanağı sağlıyoruz. Ayrıca, projenin sürdürülebilir bir çevre projesi olarak, karbon izimizi azaltmada ciddi fayda sağladığını düşünüyoruz.

IMG_1631

Siz bu süreçte kooperatifleşmeyi nasıl sağladınız?

Bizim Sınırlı Sorumlu Çeşmeköy Tarımsal Kalkınma Kooperatifimiz var. Şu anda yedi-sekiz üretici bu kooperatifin içinde yer alıyor. Çeşme’de şu anda yaklaşık yüz kilo ile tek damla sakızı üreten üretici biziz. Üç-beş kilo civarında üretim yapan arkadaşlarımız da var ama genel üretim az. O yüzden daha fazla üreticiye ihtiyacımız var.

Sakız üretiminin Çeşme’deki potansiyeli nedir?

Diktiğimiz 15-20 bin ağaç 5 yıl sonra bir ton sakız verecek. Bu miktar, sadece İmren Pastanesi’nin yıllık ihtiyacını karşılar. Çeşme’ye gelen bir milyon yerli turist, doğru yapılanma ve markalama ile bu ürünleri rahatça tüketebilir. Sadece damla sakızı değil, enginar ve kavun gibi tüm tarım ürünleri için de bu geçerli.

Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) ile nasıl bir iş birliğiniz var?

EGİAD fahri üyesiyim. Geçmiş dönem başkanımız Alp Avni Yelkenbiçer ile başlattığımız bu iş birliği, şimdilerde M. Kaan Özhelvacı Başkanımızın da desteğiyle gelişti. EGİAD adına Çeşme’de bir alana 250 adet sakız ağacı diktik. Ayrıca EGİAD her etkinliğinde konuşmacılara birer sakız fidanı hediye ederek projemize destek veriyor.

Ağaçların bakımı nasıl sağlanıyor?

Kooperatifimiz bu konuda sorumluluk alıyor. Ağaçların sulanması, tutmayanların değiştirilmesi ve beş yıl boyunca bakımını üstleniyoruz. Çeşme Belediyesi tahsis ettiği alanları bize açtı, biz de bağışlarla bu ağaçları diktik.

Projenin çevresel ve sosyal boyutu nedir?

Bu bir çevre projesi. Sakız ağacı yılda 0,5 kg karbon emiyor, 1,2 kg oksijen üretiyor. Bu nedenle projemiz karbon ayak izinin silinmesine katkı sağlıyor. Ayrıca, kadın istihdamını da hedefliyor. Sakızın temizlenme süreci tamamen el işçiliğiyle yapılıyor ve evde yapılabiliyor. Bu sayede evdeki kadınlar için istihdam yaratıyoruz.

Bu iş modelinin geleceği nasıl şekillenecek?

Beş yıl sonra dikilen ağaçlar 1 ton sakız verecek. Bu da en az 100 kişilik iş gücü gerektirir. Bu yüzden Çeşme Halk Eğitimi Merkezi ve Çeşme Belediyesi iş birliğiyle sertifikalı sakız hasatı eğitimi düzenleyeceğiz. Eğitim alan kadınlara “yarıcılık” usulüyle ağaçlar verilecek ve iş olanağı yaratılacak.

Bağışçılar ve diğer paydaşlar kimler?

70′in üzerinde kurum, aile ve şirketten bağış aldık. İzmir Ticaret Odası, EGİAD, Ulusoy, IC Holding, Bahçeşehir Koleji, BMW gibi firmalar destekçilerimiz arasında. Rotary 2440 da 101. yıl anısına 101 fidan dikti. Okullarla, yelken yarışlarıyla özel etkinlikler düzenliyoruz.

Türkiye’de Bir İlk: 3 Sertifikalı Sakız Ağacı Projesi

Çeşme Belediysi’nin desteğiyle hayata geçen Sakız Ağacı Çeşme Projesi kapsamında, yeşil alanlar Çeşmeköy Tarımsal Kalkınma Kooperatifine tahsis edildi ve bugüne kadar 7 bin sakız ağacı bağışlarla dikildi. Bu yılki hedef 20 bin, beş yılda ise 100 bin ağaca ulaşmak. Projenin sürdürülebilirliği bağışlara dayanıyor. Kurumsal bağışlarda en az 100 ağaç kabul edilirken, Türkiye’de ilk kez bireysel bağış imkânı da sunuluyor. Dileyen herkes bir yakınına özel bir sakız ağacı hediye edebiliyor. Bağış yapılan ağaç 10 gün içinde dikiliyor, üzerine isim etiketi asılıyor, fotoğrafı ve konum bilgisiyle birlikte üç bağlantı içeren bir teşekkür e-postası gönderiliyor. Bu sistemle bağışlar kişisel, belgeli ve anlamlı hale geliyor. Ağaçlar şehrin içindeki belirli yeşil alanlara dikildiği için yerini ziyaret etmek de mümkün. Bu benzersiz projeyi Türkiye’de ilk kez Çeşme’de hayata geçirmekten gurur duyuyoruz.

“Çeşme’ye Sakız Köyü kuruyoruz”

Sakız ağaçların dikmek için yer sorunu olduğunu dile getiren Tütüncüoğlu, “Bunun için devletten 120 dönüm yer tahsis aldık. Çeşme’ye sakız köyü kuruyoruz. Sakız köyünün bu sene teraslamaları bitti. Teraslamalarla beraber şimdi kuyu izinleri alınıyor, Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü’nden ağaç dikim izinleri alındı. Bu alanlara yakın zamanda 8 bin sakız ağacı dikilecek. 5 sene sonra bunlardan yaklaşık 1 ton civarı Çeşme Damla Sakızı alacağız. Şu anda yaklaşık 50 kilogram ticari damla sakızı üretiyoruz. Çeşme’de ilk defa damla sakızı üretimi ticari amaçlı yapılıyor. İlk üretimlerimizi Çeşme’deki 100 yıldır işletilen pastanelere verdik. Onlar da aromasının ve kalitesinin Sakız Adası’ndan getirdikleri sakız kadar iyi olduğunu söylediler ve bizim ürünlerimizi kullanmaya başladılar” diye konuştu.

EGİAD, sakız ağacının mirasına sahip çıkıyor

Sakız ağacı mirası için S.S. Çeşmeköy Tarımsal Kalkınma Kooperatifi ve EGİAD arasında “Sakız Ağacım Çeşme Projesi” kapsamında iş birliği protokolü imzalandı. Dünyada yalnızca Sakız Adası ve Çeşme Yarımadası’nda yetişen ve Çeşme’de kaybolmaya yüz tutmuş sakız ağaçlarını anavatanı Çeşme’ye geri kazandırmayı amaçlayan “Sakız Ağacım Çeşme Projesi” için S.S. Çeşmeköy Tarımsal Kalkınma Kooperatifi ve Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) bir araya geldi ve iki kurum arasında iş birliği protokolü imzalandı. Sakız ağaçlarının geleceğine destek olmak amacıyla EGİAD Dernek Merkezi’nde gerçekleşen iki kurum arasındaki protokol imza törenine, EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı M. Kaan Özhelvacı, S.S. Çeşmeköy Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Kazım Beyaz, EGİAD Fahir Üyesi ve Proje Koordinatörü Hasan Ege Tütüncüoğlu ile EGİAD Yönetim Kurulu Üyeleri katılım gösterdi. Kooperatife sakız fidanı bağışlayan EGİAD, Çeşme’de kendi adına bir koru oluşturmak üzere çalışma başlattı. Uzun yıllar yaşayabilen sakız ağaçlarından büyük bir emekle elde edilen reçineler, 250 farklı sektörde kullanılmak üzere üreticiyle buluşurken, ağacın tarım, turizm, istihdam ve gastronomi alanlarında büyük önemi bulunuyor. EGİAD Başkanı M. Kaan Özhelvacı, projenin çıkış noktasını ve sürecini katılımcılara aktararak, destekleriyle Çeşme’de EGİAD Sakız Ağacı Korusu kurulduğunu belirtti. Sakız ağacının sadece ekonomik bir değere sahip olmadığını, aynı zamanda ekosistemin ve biyoçeşitliliğin önemli bir parçası olduğunu vurgulayan Özhelvacı, “EGİAD çevreye ve doğaya da değer katan projeleriyle örnek olmaya devam edecek. Hepimizin bildiği üzere iklim değişikliği günümüzde dünyamızın karşı karşıya olduğu en büyük çevresel sorunlardan biri. Doğal kaynakların korunmasında ve iklim değişikliği ile mücadelede gerçekleştirdiği projelerle adından söz ettiren EGİAD, bu tip çalışmalarla STK’lar arasında öncü ve kilit bir rol oynuyor” dedi.