SEDA GÖK-ANKARA

Birleşik Krallık Ticaret ve Yatırım Ajansı(UKTI), İngiliz şirketlerinin işlerini uluslararası ticaret yoluyla büyütmelerine destek olmakta ve dünyadaki en iyi ticari fırsatlarla bağlantı kurmalarına olanak sağlıyor.

UKTI ayrıca Birleşik Krallık’a yüksek kaliteli yatırım çekmeyi, ihracatı ve yatırımı artırmak için büyük yatırımcılarla devlet arasındaki ilişkiyi oluşturmayı amaçlıyor.

Türkiye’deki UKTI ekibi aynı zamanda sağlık hizmetleri, yenilenebilir enerji, bilişim ve iletişim teknolojileri (ICT), mali hizmetler ve iş hizmetleri, savunma teknolojisi, gıda-meşrubat ve tüketici-perakende gibi sektörlerini de destekliyor.

Birleşik Krallık olarak uluslararası işbirliği ve ihracatı artırmak için GREAT Kampanyası’nı başlattıklarını belirten Birleşik Krallık Ticaret ve Yatırım Dairesi Ankara ve İzmir Bölge Müdürü aynı zamanda Birleşik Krallık Ankara Büyükelçiliği Birinci Katibi Clive Allcorn, Birleşik Krallık olarak sağlık alanında güçlü bir deneyimleri olduğuna dikkat çekti.

Allcorn, “Biz, bu deneyimimizi Türkiye’ye aktararak Türkiye’nin nüfusu için mümkün olan en iyi sağlık hizmetini elde etmesi ve bunun da mümkün olan en verimli şekilde yapılması için yetkililer ile birlikte çalışabileceğimizi düşünüyoruz” dedi.  Allcorn ile UKTI’nin faaliyetleri, GREAT Kampanyası, yeni yatırım alanları ve iki ülke arasındaki ticari ilişkiler üzerine konuştuk.

 

UKTI (Birleşik Krallık Ticaret ve Yatırım Ajansı) ve UKTI’nin Türkiye’deki faaliyetleri hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz?

UKTI, İngiliz şirketlerinin işlerini uluslararası ticaret yoluyla büyütmelerine destek olmakta ve dünyadaki en iyi ticari fırsatlarla bağlantı kurmalarına olanak sağlamaktadır. UKTI ayrıca Birleşik Krallık’a yüksek kaliteli yatırım çekmeyi, ihracatı ve yatırımı artırmak için büyük yatırımcılarla devlet arasındaki ilişkiyi oluşturmayı amaçlamaktadır.  UKTI’nin yüksek standartlı bir dizi hizmet sunarak Birleşik Krallık’taki ve uluslararası alandaki müşterilerine yardımcı olma ve müşteri geribildirimlerini göz önüne alarak müşteri hizmetlerini iyileştirme taahhüdü bulunmaktadır. UKTI Türkiye, Birleşik Krallık Ankara Büyükelçiliği, Birleşik Krallık İstanbul Başkonsolosluğu ve Birleşik Krallık İzmir Konsolosluğu’nda yerleşik toplamda 24 profesyonelden oluşan ekibiyle faaliyetlerini yürütmektedir. Türk ve İngiliz şirketlerine bir dizi ticaret ve yatırım hizmeti sunmaktadır.

Buna ek olarak, UKTI Türkiye; Ukrayna, Güney Kafkasya ve Orta Asya’daki Büyükelçiliklerde ticari görevler ve bölgesel ağa liderlik etmektedir. UKTI aynı zamanda bu pazarlarda Türk şirketleriyle iş yapmak isteyen İngiliz şirketlerini desteklemek için de çaba sarf etmektedir. UKTI, stratejik ortağı olan Türkiye’de İngiliz Ticaret Odası (BCCT) (www.bcct.org.tr) ile ortaklaşa İngiliz şirketlerine Türkiye’de ticari hizmetler sağlamaktadır. BBCT, otomotiv, kimyasal, inşaat, eğitim, lojistik, denizcilik, demiryolu, su ve çevre gibi sektörlere odaklanmaktadır. BCCT aynı zamanda ticaretin teşvikini ve Türkiye’de İngiliz şirketlerinin çıkarlarını desteklemek için etkinlik yönetimi hizmetlerini sağlamaktadır ve İstanbul’daki merkezi içinde, BCCT, çalışanlarının İngiliz şirketlere hot-desking kolaylıkları ve iş desteği sunduğu bir İngiliz İş Merkezi kurmuştur.  UKTI, pazar erişimi ve ticaret engelleriyle ilgili meseleler dâhil olmak üzere; devletlerarası çalışmalara, sağlık hizmetleri, nükleer enerji ve İstanbul’un yeni havalimanı konularında Yüksek Değerli Fırsatlar (HVO) ile ilgili faaliyetlere ve sağlık hizmetleri, bölgesel enerji ve bilgi ve yaratıcılık sektörlerindeki GREAT Kampanyası’na ilişkin çalışmalara liderlik etmektedir.

Türkiye’deki UKTI ekibi aynı zamanda sağlık hizmetleri, yenilenebilir enerji, bilişim ve iletişim teknolojileri (ICT), mali hizmetler ve iş hizmetleri, savunma teknolojisi, gıda-meşrubat ve tüketici-perakende gibi sektörlerini de desteklemektedir. UKTI’nin yatırım hizmetleri, yabancı şirketlere; Şirket kurmak, Bankacılık, Finans ve Vergi yapısı, Düzenlemelerle ilgili hususlar, Doğru lokasyonu ve uzman olanaklarını bulmak, En iyi insanları işe almak, Göç ve çalışma izinleri ile ilgilenmek, Yatırım topluluğu, patent ajansları ve diğer profesyonel hizmet sağlayıcılarıyla ilk teması gerçekleştirmek (Birleşik Krallık Danışma Ağı vasıtasıyla), Müşterek teşebbüs ortakları, üniversiteler, AR-GE merkezleri ve diğer ortak çıkar grupları ile işbirliği bağlantılarının kurulması olarak sıralayabiliriz.

Kilit özel sektör ve kamu sektörü kuruluşlarıyla irtibat sağlamaya dair ücretsiz ve kendilerine özel tavsiyelerde bulunmaktadır. UKTI’nin ticaret hizmetleri, Birleşik Krallık merkezli şirketlere uluslararası ticaretin tüm yönleriyle ilgili tavsiye, bilgi ve pratik yardım sağlamaktadır. Sunduğumuz hizmetler arasında ihracat planı geliştirmek, uygun pazarlar ve o pazarlarda iş yapılacak kişilere dair danışmanlık hizmeti, ticaret misyonları veya denizaşırı ticaret fuarları için hibelere dair tavsiyeler, toplantı düzenlemeleri ve iş yapılmasına yardımcı olmaktır.

Bize GREAT Kampanyası hakkında bilgi verebilir misiniz? GREAT kampanyasının Türkiye’deki lansmanından bu yana ne gibi ilerlemeler kaydettiniz?

2012′de başlayan GREAT Kampanyası, Birleşik Krallık’ın devlet düzeyindeki en iddialı uluslararası pazarlama kampanyası olup, dünyanın geri kalanının Birleşik Krallık’ı ziyaret etmesi, burada eğitim alması ve Birleşik Krallık’la iş yapmasını teşvik etmek amacıyla Britanya’nın sunabileceği en iyi fırsatları göstermeyi amaçlamaktadır.

Kampanyanın kilit ülkelerinden biri olarak, Türkiye’nin, iş dostu bir ortam sunan ve iddialı Türk marka ve şirketlerinin uluslararası büyümesi için en iyi yeri sağlayan bir ülke konumundaki Birleşik Krallık’ta iş ortaklıkları kurma konusunda büyük potansiyeli vardır.

GREAT Türkiye kampanyasının stratejik amacı, Birleşik Krallık ve Türkiye arasındaki ticareti, yatırımı ve eğitim bağlantılarını artırmak ve Birleşik Krallık’ın Türkiye için bir iş ortağı olarak itibarını yükseltmektir.

Türkiye, GREAT Kampanyası kapsamındaki öncelikli pazarlardan biridir. 2014’ün Mart ayında son derece başarılı olan GREAT İngiliz İş Haftasını, Mayıs ayında ise GREAT Yaratıcılık Festivali’ni ve Kasım ayında da genç Türk girişimcilerin katıldığı yaratıcı “Start-up” yarışmasının kazananlarını duyurduğumuz Teknoloji Zirvesi’ni gerçekleştirdik. Bu ve diğer etkinlikler, son derece spesifik odak ve hedefler ile İngiliz şirketlerinin Türkiye’de daha çok iş yapmalarına yardım etme konusunda başarı sağladılar. GREAT Kampanyası, hem iş yapılacak bir yer olarak Birleşik Krallık için hem de çok sayıdaki birinci sınıf İngiliz şirketi için Türkiye’de farkındalığın artırılması açısından da başarılı olmuştur.

Bu sene GREAT Kampanyası iki ana sektöre odaklanıyor: Sağlık hizmetleri ve Enerjidir. Enerji tarafında, Eylül ayında petrol ve doğalgaz, yenilebilir enerji ve nükleer enerji sektörlerine odaklanan Bölgesel Enerji Kampanyasını başlattık. Bu kampanya, bölgesel fırsatları tartışmak/belirlemek için Birleşik Krallık, Türkiye, Azerbaycan ve Kazakistan’dan sektör paydaşlarını bir araya getirmeyi amaçlamaktadır. Bu kampanya çerçevesinde bir sonraki etkinliğimiz, 10 Şubat’ta İstanbul’da gerçekleştirilecek “GREAT Bölgesel Petrol ve Gaz Zirvesi” olacaktır.

2014/15 yılı Sağlık Hizmetleri etkinliklerimiz, büyük bir sağlık hizmetleri heyetinin mevcut bulunduğu, Mayıs 2014′te İstanbul’da gerçekleştirilen GREAT Yaratıcılık Festivali’nde lanse edildi. Eylül 2014’te Healthcare UK, İngiliz Sağlık Bakanlığı ve NHS (İngiliz Ulusal Sağlık Hizmeti) tarafından gerçekleştirilen sunumlarla beraber, Birleşik Krallık’ın sağlık hizmetlerindeki mükemmeliyetine odaklanan bir seminerin de gerçekleştirildiği GREAT Sağlık Haftası’nı organize edildi. Aynı zamanda Türk heyetinin önemli İngiliz müteahhitleriyle tanıştığı bir yuvarlak masa toplantısı ve Kraliyet Londra Hastanesi (Royal London Hospital) ve Francis Crick Enstitütsü’ne saha ziyaretleri de gerçekleştirildi.Birleşik Krallık Türkiye Sağlık Haftası esnasında, Türk Müsteşar ve Lord Kakkarortaklaşa organize edilecek bir Sağlık Hizmetleri sempozyumu gerçekleştirilmesi taahhüt etmiştir.GREAT yılı içerisinde aynı zamanda Türk ve İngiliz sağlık hizmeti şirketleri arasında 2014/15’e Dusseldorf Medica ve Dubai Arap Sağlık Fuarı’nda toplantılar gerçekleştirilmiştir.

Şubat 2015’te, İstanbul ve Ankara’da Lord Livingston’ın liderlik ettiği üç günlük bir Sağlık Hizmetleri Misyonu ve Great Sağlık Hizmetleri Semineri organize edildi. 2014/15 programının son etkinliği, üç büyük Türkiye hastane müteahhidinden çekirdek bir ekibin Manchester NHS Expo’ya bağımsız olarak gerçekleştirdikleri bir ziyaret olmuştur. Bu heyet aynı zamanda KÖİ (Kamu Özel İşbirliği) modelini kullanan, Manchester’daki bazı hastaneleri de ziyaret etmiştir.

Sizin UKTI’deki pozisyonunuzun Sağlık Hizmeti sektörünü de kapsadığını biliyoruz. Bize Birleşik Krallık’ın Sağlık Hizmeti sektöründe ne durumda olduğundan bahsedebilir misiniz?

NHS (İngiliz Ulusal Sağlık Hizmeti), esasında (1948 yılında) Britanya nüfusuna bir bütün olarak kapsamlı sağlık hizmeti sağlamak amacıyla kurulmuştur. NHS’in sağlık alanındaki hizmeti ücretsiz olup, ödemeler merkezi vergilendirme aracılığıyla yapılmaktadır. Bu sayede hastalar tedavi aldıkları sırada borca girmek veya para ödemek zorunda kalmamaktadır.  Bu sistem, hastalıkları ilerlemeden, ve (tedavi masraflarından sakınmak için) beklemek zorunda kalmadan erken (ve daha verimli şekilde) tedavi olmalarına olanak sağlanmıştır. Aynı zamanda, ilk kez tüm vatandaşlar, ister zengin ister yoksul olsunlar, ihtiyaçları olduğunda mevcut en iyi sağlık hizmetine erişebilir hale gelmiştir.

NHS, geniş kapsamlı olmanın yanı sıra sağlık hizmeti gereksinimlerini insanların ihtiyacına göre sağlamayı amaçlamaktadır. NHS, hastaların tedavi ihtiyaçlarını baz alarak aciliyete göre önceliklendirme yapmaktadır. Bu durum, açık bir şekilde, herkesin tüm sağlık hizmetlerinden kendi isteği/arzusu doğrultusunda faydalanamayacağı ancak aynı zamanda ihtiyaç/aciliyet durumunda herkesin gereken sağlık hizmetinden en iyi şekilde yararlanabileceği anlamına gelmektedir.

Coğrafi konumu sebebiyle Türkiye’nin Avrupa ve Asya arasında bir köprü olma avantajı var. Birleşik Krallık Türkiye’yi Sağlık Hizmetleri sektörü açısından nerede görüyor?

Türkiye’de Birleşik Krallık’taki zihniyete sahip. Biz Birleşik Krallık’ta bahsettiğim yaklaşımın işlemesi ve bu yaklaşımın gerçekten herkesi kapsaması (evrensel olmasını), insanların ihtiyaç anında mümkün olduğunca çabuk ve etkili şekilde tedavi edilmesinin sağlanması konusunda oldukça deneyim sahibiyiz. Biz, bu deneyimimizi Türkiye’ye aktararak Türkiye’nin nüfusu için mümkün olan en iyi sağlık hizmetini elde etmesi ve bunun da mümkün olan en verimli şekilde yapılması için yetkililer ile birlikte çalışabileceğimizi düşünüyoruz.

Birleşik Krallık’ın sağlık sektöründe kamu özel sektör ortaklığı uygulaması konusunda geniş deneyimi var. Bazen talihsiz hatalar yaparak, kamu özel sektör ortaklığının, etkin hizmet sunumu sağlansa da, istediğiniz sonuçları (zamana riayet, paranın karşılığını alma ve sağlık hizmet sunumu kalitesi açısından)  elde edebilmeniz açısından çok daha dikkatli şekilde planlanması ve yönetilmesi gerektiğini öğrendik.

Öğrendiğimiz şeylerden bir tanesi de, fiziksel altyapı yerinde olsa bile bunun başarılı bir sağlık kamu özel sektör ortaklığı hizmeti sunmak için yapılması gerekenlerin yalnızca küçük bir parçasını temsil ettiği oldu. Yapılması gereken çalışmaların çok daha büyük bir kısmı, fiziksel altyapının devreye alınması ve fiziksel altyapının, projenin sunması istenen verimlilik ve para karşılığını sağlayacak şekilde, hastalara sağlık faydaları sunacak tüm hizmetlere bağlanmasıdır.

Birleşik Krallık’ın bunu öğrenmesi uzun zaman aldı. Biz Türkiye’nin de çok benzer bir süreçten geçtiğini görebiliyor ve Türkiye’nin bu öğrenme sürecini hâlihazırda geçirmiş olan İngiliz şirketleri ve kurumlarıyla çalışarak başarılı sonuçlara kestirme yoldan ulaşabileceğine inanıyoruz. Bu şekilde Türkiye aynı türdeki kamu özel sektör ortaklığı sistemlerini uygularken Birleşik Krallık’ın karşı karşıya kaldığı sorun ve güçlüklerden kaçınabilir.

KUTU KUTU KUTU

Gelecek yıllar için Türkiye ekonomisi hakkındaki düşünce/beklentilerinizi paylaşabilir misiniz?

Birleşik Krallık ve Türkiye arasında güçlü bir ilişki mevcuttur. Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne katılımına olan desteğimizi de içeren, çok uzun zamandan beri süregelen bir siyasi ortaklık da bu ilişkiyi desteklemektedir. 2010 yılında Başbakanlarımız ülkelerimiz arasındaki ticareti iki katına çıkarma taahhüdünde bulunmuştur. Yıllık ikili ticaretimiz şu anda 16 milyar sterlin ve Birleşik Krallık, Türkiye’de iş yapan 2 bin 500′ün üzerindeki şirketiyle Türkiye’deki 2. büyük yatırımcı konumundadır.

İkinci olarak, Türkiye son on yıl içerisinde kişi başına düşen Gayrisafi Yurtiçi Hasılasını (GSYİH) üç katına çıkararak etkileyici bir ekonomik gelişme kaydetmiştir.

Türkiye Cumhuriyeti 2023 yılında gerçekleşecek 100. kuruluş yıldönümüne yaklaşırken Türkiye, büyümenin devamlılığını desteklemek için gerekli altyapıyı inşa etmek için bir dizi projeyle, geleceğe güçlü yatırımlar yapmaya devam etmektedir.