MASKE KAOSU

 SEDA-5

GÜNDEME DAİR…

Koronavirüs ile mücadele sürecinde geçtiğimiz günlerde eczanelerde maske satışı yasaklandı. Bu yeni bir gündemi de beraberinde getirdi. Aynı hafta içinde birkaç farklı noktadan bana gelen bilgilerde maske üretimi yapan firmaların bu karar sonrasında ellerinde ürettikleri maskelerin kaldığı yönünde idi. Bunun üzerine sektörün önde gelen kanaat önderleri ile telefon trafiği yaşadım.

Madalyonun arka yüzünde farklı bir hikâye ile daha karşılaştım. Kayıtlı tıbbi malzeme üreticisi firmalar, bu süreçten muzdarip. Buruk, kırgın ve kızgın… Neden diyeceksiniz? İşin rant kısmını fark eden birçok kişinin bu alana yönelmesi sektörde sorun haline geldi. “Hububatçı, kabzımal ve müteahhit… Hepsi maske üreticisi oldu” yorumları ile karşılaştım.  Bu konuda sektörün devre dışı bırakılmasına da sitem ediyorlar. 

Sağlık Bakanlığı tanesini 80 kuruşa maske almaya çalışırken, sektör temsilcileri bu rakamın maliyetin çok altında olduğunu vurguluyorlar.  

150 milyon dolar ihracatı ve iç pazarda 2 milyar dolar kabiliyeti olan bir sektörün maske ile imtihan edilmesini de buruk bir şekilde izlediklerini anlatıyorlar.

Kanaat önderlerinin yaptığı değerlendirmelerde dikkat çekici birkaç husus vardı. Bunlardan birisi; maske kaosunun müsebbibinin sektörün kendisi olmadığı vurgusu idi. Bu süreci “Bu kaosu yaratan ve bu noktaya gelmesini sağlayan tıbbi cihaz endüstrisi değil. Dışardan bunu bir rant olarak gören diğer endüstri temsilcileri… Tıbbi Cihaz Kurumu’na bağlı kayıtlı maske üreticileri gereğini yapıyor ve uygun fiyata devletine maske veriyor” diye anlatıyorlar.

Bir diğer husus ise 10 kişi ve üzeri personel çalıştıran yerlerin ücreti karşılığı maskeyi ilgili valilikten alma süreci… Sektör soruyor, “Vatandaş eczaneden perakendeciden alabilecekken neden valilikten alıyor?” Ben de burada bir soru soruyorum, bu sektör neden kendi Bakanlığı ile iletişim kurmayı başaramıyor?

Burada unutulmaması gereken bir husus,  bir ürün 5 tane 5 tane dağıtılıyorsa o üründe kıtlık var demektir.  Bir maskenin fiyatını standart olarak belirleyip satışa sunarsanız neden fiyat artsın. Burada amaç belli noktalarda satışı yasaklamak mı olmalıydı, yoksa satış fiyatlarında denetim uygulayarak haksız kazancın önüne mi geçilmeliydi? İşte kafamdaki bir diğer çılgın soru da bu oldu.

İnanın, erişimin kolay olması halinde kimse 1 TL olan maskeye 5 TL ödemez. Böylece kimse stoklama gibi bir uyanıklığa da girmeyecekti.

Ticaret Bakanlığı erişimi kolaylaştırmak isterken, Sağlık Bakanlığı neden yasak getirdi? Maske üretebilen ve bu konuda güçlü bir üretim kapasite olan Türkiye varken…